Dönence ve Ekinoks
23 Eylül 2024
Güneşin, gökyüzünde gün içinde doğuşu, yükselişi ve batışı hareketleri dışında yüksekliği de değişiyor. Güneş; doğudan doğuyor, zamanla yükseliyor, gün ortasında en yüksek konumuna ulaşıyor ve sonra da batıya doğru giderek alçalıyor ve batıyor. Ancak, Güneş’in gün ortasında ulaştığı en yüksek konumu mevsimden mevsime de değişiyor. Güneş’in kışın ulaştığı en yüksek konumu ile yazın ulaştığı en yüksek konumu arasında belirgin bir fark bulunuyor. İşte Güneşin bu yükseklik farkına Dünya’nın ekseninin eğikliği yol açıyor. Eğer Dünya’nın ekseni eğik olmasaydı, yıl boyunca Güneş gökyüzünde hep aynı yolu izleyip aynı yükseklikte kalması gerekiyor.
Eksen eğikliği
Eksen, Dünya’nın (ya da farklı bir gök cisminin) merkezinden geçen ve bir ucundan öbür ucuna kadar uzanan hayali çizgiye verilen bir ad oluyor. Aynı zamanda dönen cisimlerin, çevresinde dönme hareketi yaptıkları doğrultuya da eksen adı veriliyor.
Dünya’nın da döndüğü bir ekseni bulunuyor. Bu eksen Dünya’nın coğrafi kutup noktalarından geçiyor. Dünya kendi eksenindeki bir dönüşünü 23 saat 56 dakikada tamamlıyor. Bu süre, gün olarak tanımlanıyor ve 24 saat olduğunu kabul ediliyor.
Ancak Dünya’nın ekseni, Dünya’nın Güneş’in çevresinde döndüğü düzleme (ekliptik) dik olmuyor, hafif eğik oluyor. Bu eğiklikte sabit olmayıp değişiyor.
Ekliptikten çıkan dik çizgi ile Dünya’nın ekseninin arasında 23 derece 27 dakikalık (23° 27’) bir açı bulunuyor. Ekseninin bu hafif eğik oluşuyla Dünya Güneş’in çevresinde dönerken güneş ışınlarının geliş açısının ve süresinin değişmesiyle dünyanın Güneşten aldığı enerji miktarı da değişiyor ve bu şekilde de mevsimler oluşuyor.
Dönenceler
Dönenceler ile ortalarındaki Ekvator. Dönencelerden kuzeyde olanı Yengeç dönencesi.
Yeryüzü üzerinde, güneş ışınlarının, yılda her birine bir kez dik açı ile geldiği, sıcak kuşağın kuzey ve güney sınırlarını oluşturan ve Ekvator'un (eşlek) 23° 27′ kuzey ve güneyinden geçtiği varsayılan iki enlemden her birine ‘’Dönence’’ adı veriliyor. Bu iki enlem arasındaki bölgeye tropikal kuşak adı veriliyor.
Bu enlemlerden yeryüzünün kuzey yarım küre de olanına Yengeç Dönencesi, güney yarım küre de Oğlak Dönencesi adı veriliyor. Ekvator, Yengeç Dönencesi, Oğlak Dönencesi, Kuzey Kutup Dairesi ve Güney Kutup Dairesi beş önemli enlem olarak tanımlanıyor. Yengeç Dönencesi, 23°27′ güney enleminde yer alan Oğlak Dönencesinin simetriği oluyor.
Yengeç Dönencesi
Yeryüzünün kuzey yarım küresinde Ekvator'un 23° 27' kuzeyinden geçtiği varsayılan enleme Yengeç Dönencesi adı veriliyor.
21 Haziran’da güneş ışınları Yengeç Dönencesi’ne dik geliyor. 21 Haziran, Kuzey Yarımküre'de yazın, Güney Yarımküre'de de kışın başlangıcı olarak sayılıyor. Güney Kutup Dairesi'nde (66° 33′ G - 90° G) en az 24 saat gece yaşanıyor. 21 Haziran’dan sonra yeryüzünün kuzeyinde günler kısalmaya, güneyinde ise uzamaya başlıyor. 21 Haziran’da, Kuzey yarım kürede en uzun gündüz, en kısa gece yaşanıyor ve buna ‘’Yaz Gündönümü’’ adı veriliyor. Bu tarihten sonra kuzey yarım kürede gündüzler kısalmaya, geceler ise uzamaya başlıyor. 23 Eylül'de de gece-gündüz eşitliği (12 saat gündüz-12 saat gece) yaşanıyor.
Oğlak Dönencesi
Yeryüzünün güney yarım küresinde Ekvator'un 23° 27' güneyinden geçtiği varsayılan enlemdir. Oğlak Dönencesi adı veriliyor.
Benzeri biçimde, güneş ışınlarının Oğlak Dönencesine dik geldiği 21 Aralık, Kuzey Yarımküre'de kışın, Güney Yarımküre'de de yazın başlangıcı oluyor ve Kuzey Kutup Dairesi'nde de 24 saat gece yaşanıyor.
21 Aralık’tan itibaren Kuzey yarımkürede kış mevsimi güney yarımkürede ise yaz mevsimi yaşanıyor. Bu noktanın güneyine doğru gidildikçe gündüzlerin süresi artıyor ve gecelerin süresi ise kısalıyor. 21 Aralık’ta Kuzey yarımkürede en uzun gece ve en kısa gündüz yaşanırken, Güney yarımkürede ise en uzun gündüz en kısa gece yaşanıyor. 21 Aralık’tan sonra Kuzey yarımkürede gündüzler uzamaya geceler kısalmaya başlarken, Güney yarımkürede ise gündüzler kısalmaya geceler uzamaya başlıyor. 21 Aralık tarihine ‘’Kış Gündönümü’’ adı veriliyor. 21 Mart günü yine gece-gündüz eşitliği (12 saat gündüz-12 saat gece) yaşanıyor.
Ekinoks
Güneş ışınlarının Ekvator'a dik vurması sonucunda aydınlanma çemberinin kutuplardan geçtiği ana ‘’ekinoks’’ deniyor. Bir başka değişle gündüz ile gecenin eşit olması durumuna ekinoks deniyor. İlkbahar ve sonbaharda olmak üzere yılda iki kez tekrarlanıyor. Ekinoks sözcüğünün kökeni Latince "aequinoctium" sözcüğünden kaynaklanıyor. "Aequinoctium" sözcüğü; eşit anlamındaki "aequus" ve gece olan "nox" kelimelerinin birleşimiyle gece ve gündüzün eşitliği anlamına geliyor.
Ekinoks, ‘’dönence’’ kavramını anlatırken verdiğim gibi ‘’gündönümü’’ olmuyor. Gündönümü; 21 Aralık ve 21 Haziran’da yaşanıyor. 21 Aralık; ‘’Kış Gündönümü’’, 21 Haziran ise ‘’Yaz Gündönümü’’ oluyor. 21 Mart Ekinoksunda kuzey yarım kürede ilkbahar, güney yarım kürede ise sonbahar mevsimi başlıyor. 23 Eylül Ekinoksunda ise kuzey yarım kürede sonbahar, güney yarım kürede ise ilkbahar mevsimi başlıyor. Eylül Ekinoksunun 21 Eylül değil de 23 Eylül olmasının sebebi ise dünya yörüngesinin elips olmasından kaynaklanıyor. Yani bu şekilde kuzey yarım kürede yaz mevsiminin iki gün daha uzun sürüyor.
23 Eylül Ekinoksu, günlerin en hızlı kısaldığı, 21 Mart Ekinoksu ise günlerin en hızlı uzadığı dönemin başlangıcı oluyor.
Hem 23 Eylül Ekinoksunda hem de 21 Mart Ekinoksunda gece ve gündüz eşit iken bu tarihlerde güneş ışınları, Ekvator’a tam dik olarak, 90 derece açıyla düşüyor ve Ekvatorda öğle vakti gölge oluşmuyor.
23 Eylül Ekinoksu
İşte bugün 23 Eylül Ekinoksu. Bugün artık güz aylarının başladığı, gölge boylarının uzadığı, sicim sicim yağmurların başladığı gün oluyor. Bugünden sonra artık; geceler daha hızlı uzuyor. Bugün, artık yeşilin sararmaya başladığı, bazen kızardığı, renkten renge geçişin başladığı gün oluyor.
Bugünden sonra artık
Bugünden sonra artık; dalların arasında günün ilk ışıkları ile kızıllaşan, tarifi bir mümkünsüz renklere bürünen yaprakların, usul usul, ılgıt ılgıt esen seher yelleri ile sonsuz bir huzur veren sesleri gelecek hışır hışır.
Bugünden sonra artık; dalların arasından soluk soluk bakacak güz güneşi.
Bugünden sonra artık; altın sarısı yapraklar iplik iplik dokunmuş nadide bir halı gibi serilecek yerlere.
Bugünden sonra artık; kayaların arasından, tepelerin üstünden, vadilerin arasından, bayırların yüzünden, yamaçların kıyısından uğultuları gelecek rüzgârların.
Bugünden sonra artık; o beyaz bulutlar çekip çekip evlerine gidecek, yerlerine koyu koyu, kara kara, gri gri, pare pare, kül rengi bulutlar gelecek.
Bugünden sonra artık; yavaş yavaş pastel bir renk alacak uzaklar, sararan yapraklar, kuruyan otlar, vadiler yamaçlar, dağlar, tepeler, bayırlar, düzler.
Bugünden sonra artık; sarı, kahverengi, kırmızı soluk renkleriyle ağaçlar yarı çıplak kalan dalları ile göklere bakacak ellerini kaldırmış Tanrı'ya dua eden bir insanmışçasına.
Bugünden sonra artık; börtü böcek yaz konserlerini kesecek kuşların cıvıltıları susacak, yaz otları da sararıp solacak, bir ürkek, bir mahzun, bir hazin sessizliğe bürünecek doğa.
Bugünden sonra artık; bir annenin çocuğunun üstünü usul usul örtercesine, geceler çok daha erken üstünü örtecek ovaların, vadilerin, yamaçların, tepelerin, dağların.
Bugünden sonra artık; daha erken olacak akşamlar. Bugünden sonra artık; her gün daha bir çığlık çığlığa, daha bir bağıra bağıra batacak güneş dağların ardından. Bugünden sonra artık; alev alev yanacak dağlar güneş batarken, korsuz, külsüz, dumansız. Bugünden sonra artık; perde perde inecek karanlıklar, usul usul basacak geceler.
Bugünden sonra artık; güz gelecek!
Osman AYDOĞAN
Dönence’yi en iyi Barış Manço ‘’Gönence’’ adlı şarkısıyla anlatıyor:
https://www.youtube.com/watch?v=77ygz-MC6_8